İran ve Rusya: İnsansız Hava Araçlarıyla Gelen Dostluk

Prof. Dr. Sedat LAÇİNER Güncel Yazılar, 14 Haziran 2023

Ukrayna Savaşı, Rusların ilk tahminlerinin ötesinde uzun sürdü ve yakında bitecek gibi de durmuyor… Çıkmaza girmiş görünen savaşın aylarca sürebileceği, hatta yıllarca devam edebileceği konuşuluyor…

Savaş, iki tarafta da büyük can kayıplarına ve yaralanmalara yol açıyor. Diğer taraftan, her iki taraf da karşı tarafa her gün binlerce top güllesi fırlatıyor… Rusya’nın Ukrayna tarafına günlük 20 binden fazla, Ukrayna’nın ise günlük 4-5 bin gülle attığı söyleniyor Düşünsenize, sadece bir günde ortalama 25 bin füze ve top mermisi atılıyor… Bunun neden olduğu can kaybını ve yıkımı tasavvur etmek çok zor… Diğer taraftan bu kadar çok mühimmatın bu kadar hızlı tüketilmesine üretim mi dayanır… Mevcut fabrikalar tam kapasite çalışsa bile yine de böyle bir savaşa yeterli olamazlar…


Avrupa Birliği, sadece geçen Mart ayında Ukrayna'ya 220 bin top mermisi ve 1300 füze sağladı. Buna rağmen Ukrayna hala yeterli cephaneliği ve mühimmatı olmamasından yakınıyor, Batı’dan yeni takviyeler bekliyor…


Savaş böyledir, tüm ekonominizi savaşa göre yeniden dizayn etmeniz gerekir… Fabrikalar harıl harıl kurşun, gülle ve füze üretmelidir… İmha olan tankların, uçakların yerine yenilerini koymanız şarttır… Aksi halde yenilirsiniz…


2. Dünya Savaşı’nda ABD’nin gücü buydu; Amerikalılar kaybettikleri araç ve gereçlerin yerine kısa sürede birkaç mislini koyabiliyordu… Amerikan ekonomisi savaş makinesine dönmüştü… Günümüzde ise Ukrayna-Rusya Savaşı gibi bir savaşı beklemeyen Avrupa ve Amerika hazırlıksız yakalandı…


Tüm Avrupa ve ABD birleşiyor da, Ukrayna’ya istedikleri düzeyde mühimmat sağlayamıyorlar. Çünkü Avrupa’daki tüm füze ve gülle üreten fabrikalar 24 saat tam kapasite çalışsa bile 10 yılda Ukrayna’nın harcaması gereken miktarda mühimmatı üretmeye yetişemiyor… Bu nedenle müttefik ülkeler, depolarındaki mühimmatı Ukrayna’ya aktarıyor, ihtiyacı karşılamaya çalışıyorlar… Ayrıca fabrikalar, devam eden savaş için kapasite artırıyor, yeni yatırımlar yapılıyor…


Rusya’nın durumu da farklı değil… Rusya, dünyanın en büyük ülkesi olsa da üretim altyapısı bu büyüklükte bir savaşı besleyecek kadar güçlü değil. Yeni yatırımlara yönelse bile bunlar hep zaman alacak işler… Bugünden yarına hemen olmaz… Oysa ki çatışmalar devam ediyor… cephedeki asker beklemez… Beklemiyor da, mühimmat gelmeyince sızlanmalar ve ardından yenilgiler başlıyor… Bu nedenle Rusya, mühimmat ve silah için dünyanın her köşesinde satıcı arıyor… Bunun için Afrika devletlerine bile başvurdular… Batı’nın uyguladığı ambargolar işi daha da zorlaştırıyor. Rusya’ya silah satana ABD iyi gözle bakmıyor. Bu nedenle Rusya, Batı etkisinin daha az hissedildiği Çin, Kuzey Kore ve İran’a yöneliyor… Bu üç ülkeden ciddi silah alımı yapıldığı iddia edilse de henüz Çin ticareti kanıtlanmış değil… Öte yandan Kuzey Kore ve İran’ın Rusya’ya yüklü miktarda silah ve mühimmat temin ettiği yaygın şekilde kabul görüyor…


İRAN DRONELARI: UCUZ VE ÖLDÜRÜCÜ


İran yapımı Şahid-131 ve Şahid-136 serisi insansız hava araçları ilk olarak 2022 Ağustos ayının ortalarında Ukrayna Savaşı’nda ortaya çıkmaya başladı. Rusya, Şahid-131'i “Geran-1” (Sardunya) ve Şahid-136’yı “Geran-2” olarak yeniden adlandırdı. Başlangıçta, Rus ordusu onları Ukrayna topçularına ve diğer orta değerli taktik hedeflere karşı “kamikaze”, yani tek yönlü intihar saldırıları için kullanıyordu. 10-11 Ekim 2022 gibi İran iha’ları, Ukrayna'nın elektrik dağıtım şebekesinin ve enerji üretim kapasitesinin kilit noktalarına karşı kullanılmaya başlandı. Aslında yapılan tüm bunlar uluslararası savaş hukuku kurallarına aykırıydı, ancak Rusya bu savaşta ihlal edilmemiş pek de kural bırakmamıştı. Ukraynalılar şehirlerinin üzerinde İran iha’larını görünce sivil hedeflere saldırı olacağını hemen anlıyorlardı.


Şahid iha’larının birkaç yüz kilometrelik bir menzili var ve saldırılar daha çok Kırım’dan ve Belarus’un güneyinden yapılıyor. Şahid’ler gelişmiş araçlar değiller, ancak üzerindeki yaklaşık 15-30 kg’lık patlayıcıyla sivil hedeflere vurdurulduğunda ölümcül sonuçlar doğuruyorlar… Çünkü Şahidler büyük oranda isabetli saldırı yapabiliyorlar, istenen hedefi önemli oranda vuruyorlar…


Şahid saldırılarında pek çok sivil kaybetti, ayrıca Ukrayna elektrik altyapısı bu iha’lar nedeniyle ağır hasar aldı. Şahidler bir santrali tamamen havaya uçurmuyor belki ama kritik noktasından hasar alan dönüştürme santralleri tamir edilene kadar elektrik sistemleri felç oluyor, şehirler karanlıkta kalıyor… Ukrayna elektrik şebekesi bir ara kamikaze tarzı iha saldırıları nedeniyle yüzde 30 düzeyinde üretim yapamaz hale gelmişti…


Şahidler gelişmiş olmasa da çok ucuz, bunlardan aynı anda yüzlerce fırlatmak dahi mümkün. Bu iha’lar, gelişmiş hava savunma sistemleri için kolay hedef değiller. Bunları vurmak için kullanılacak füzeler, İran yapımı iha’ların kendisinden çok ama çok daha pahalıya gelir ve İran iha’larının sayısı düşünüldüğünde istenen koruma tam olarak sağlanamaz… İran yapımı Şahid iha’larının her biri yaklaşık 20 bin dolara mal oluyor. Buna karşın iha’ları etkisiz hale getirmek için Ukraynalıların kullandığı havadan havaya füzelerin veya kara konuşlu önleyicilerin her birinin maliyeti 400 bin dolar ila 1.2 milyon dolar arasında değişiyor. Başka bir deyişle Rusya, “maliyet dayatma eğrisi”nin kazanan tarafında yer alıyor. Bu, İran insansız hava aracı kullanımının net bir kazanç olduğunu ve Rusya bunu yapmaya devam edebilirse Ukraynalılara çok ağır maliyetler dayatabileceğini gösteriyor. İran iha’larının maliyeti çok düşük olduğundan aynı anda çok sayıda iha ile bir noktaya saldırdığınızda savunma hatları tamamen etkisizleşiyor ve tahribat gücü katlanıyor.  


Dronelara karşı ilk başlarda kendini çaresiz hisseden Ukrayna, ilk iş olarak İran’ı protesto etti, kınadı ve yaptırım kararı aldı. İran, bu suçlamaları ilk başta reddettiyse de 2022 Sonbaharında Rusya’ya iha sattığını kabul etmek zorunda kaldı… Ancak İran’ın suçlamaları utangaç şekilde kabul etmesi de Ukrayna’nın yaptırım tehditleri de işe yaramadı ve İran yapımı iha’lar Ukrayna şehirlerine yağmaya devam etti. Ukrayna, zamanla üzerine gelen iha’lara karşı bazı savunma yöntemleri geliştirdi. Bunların en etkilisi patlayıcı taşıyan dronelara karşı insanlı savaş uçakları kaldırmak. Yerden yapılan gözlemler ve radar sonuçlarıyla hareket eden uçaklar, İran yapımı iha’ların motor ısılarına duyarlı güdümlü füzelerle bunları vurmaya çalışıyor. Yerden havaya savunma füzeleri ve daha basit otomatik silahlar ve uçaksavarlar da bu amaçla kullanıldı.


Ukraynalılara sorarsanız kamikaze iha’lara karşı engelleme başarılarının yüzde 65 ila yüzde 85 arasında değiştiğini söylüyorlar. Bunun anlamı en az yüzde 35 ila yüzde 15 arasında vurulma oranı demek. Bu dahi çok yüksek bir oran. Kadı ki yüzde 15’lik bir oranda dahi çok büyük hasar alabilirsiniz. İkinci olarak, atılan tüm patlayıcı taşıyan iha’ları yok etmeyi başarsanız dahi bunu savaş uçaklarıyla, yerden havaya top veya otomatik silahlarla yapıyorsanız savunma düzeniniz ihalar nedeniyle çok meşgul oluyor, düzeniniz alt üst oluyor demektir. Bu da yine Rusya açısından başarıdır. Kaldı ki aynı anda saldıran iha sayısı artarsa bunları etkisiz hale getirme başarısı azalır. Yani aynı anda 100 iha saldırısında yüzde 85 düzeyinde başarıyı yakalasanız bile en az 15 iha hedeflerini vurur ve size ağır zarar verebilir.


Ukrayna raporlarına göre Rusya, şu ana kadar 700’dan fazla İran iha’sı kullandı. Yine Kiev'e göre Rusya, İran'dan 2 bin ila 2 bin 400 insansız hava aracı daha sipariş etti. İran'ın Şahid serisi için şu anki üretim rakamları bilinmiyor, ancak Rus savunma sanayisinin insansız hava araçları için kendi lisanslı üretim hatlarını kurmaya başladığına dair haberler var. Kremlin ayrıca, daha ağır ve daha uzun menzilli Araş-2 gibi çok sayıda başka insansız hava aracı modeli de sipariş etmiş görünüyor.



İRAN VE RUSYA: ZOR ZAMANDA DOSTLUK


İran’ın Rusya’ya yardımları birkaç yönlü oluyor. Bunlardan ilki Rusya’nın ulaşmakta zorluk çektiği silah, silah parçaları ve mühimmatı İran üzerinden temin etmesi… İran da Rusya gibi Batı ambargolarına tabii olsa da, iddialara göre, bazı “becerikli” ekipler, başka ülkelerden temin ettikleri bazı kıymetli savaş malzemesini İran üzerinden Rusya’ya taşıyorlar. İran’ın asıl katkısının ise kendi üretimi insansız hava araçlarını Rusya’ya satması olduğu söyleniyor…


Bu konuda Amerikan istihbaratının en çok izlediği ülkelerden biri İran… Beyaz Saray yetkilileri, 9 Haziran 2023 Cuma günü bazı istihbarat raporlarının gizliliğini kaldırdı ve bunları kamuoyuyla paylaştı… Söz konusu raporlara göre İran, Rusya'ya iha satmakla kalmıyor, aynı zamanda Rusya’ya Rusya içerisinde insansız hava aracı fabrikası kurması için yardımcı oluyor. İstihbarat belgeleri ayrıca, Moskova ile Tahran arasında askeri ortaklığın derinleştiğine işaret ederek sürecin Batı için “tehlikeli boyutlara” doğru yol aldığını iddia ediyor…


Amerikan istihbarat belgelerine göre İran’la birlikte yapılan ve Moskova'nın birkaç yüz km doğusundaki Yelabuga bölgesinde yer alan yeni fabrika sayesinde Rus ordusu bu silahlara çok daha hızlı ve kolay erişebilecek, bunların cepheye nakli de daha hızlı olacak… Amerikalılara göre İran tesisin yapımına malzeme ve diğer destekleri sağlıyor… Beyaz Saray, Rusya'nın Tataristan Cumhuriyeti'ndeki Alabuga Özel Ekonomik Bölgesi'nde yer aldığını iddia ettiği bu tesisin havadan görüntülerini de yayınladı. Söz konusu fabrikanın bir yıl içinde tamamlanması bekleniyor.


Ruslar, sadece İHA fabrikası kurmuyor; mühimmat ve diğer savaş silahları fabrikalarının kapasiteleri artırılıyor, yeni fabrikalar inşa ediliyor. Rusya üzerinden görüntü veren uydu fotoğrafları sanayi bölgelerindeki hareketliliği açıkça gösteriyor… Bunun da anlamı şu; Ruslar da Ukrayna’daki savaşın yıllarca sürmesini bekliyorlar, yıllarca sürecek bir savaşa göre silahlanma yatırımlarını yapıyorlar…


Washington’ın iddialarına göre İran ile Rusya arasındaki silah ticareti Hazar Denizi üzerinden gerçekleşiyor… Buna göre; Rus gemileri İran'ın Amirabad kentinden Hazar Denizi üzerinden Rusya'nın Mahaçkale kentine insansız hava araçları taşıyor, İHA’lar Mahaçkale’den iki ayrı üsse naklediliyor. Bunlardan biri Ukrayna'nın kuzeydoğusunda ve bir diğeri de Ukrayna'nın doğusunda. İddiaya göre bu iki üsten kalkan İran yapımı iha’lar Ukrayna’yı vuruyor…


Amerikalılar iddialarını Hazar üzerindeki gemi trafiğinde yaşanan olağan dışı artışı gösteren belgelerle destekliyorlar. Buna göre Hazar üzerindeki gemi trafiği birkaç ayda iki misline çıkararak 2.000’i geçmiş durumda… Aynı şekilde İran’dan Rusya’ya giden bazı gizemli uçakların yüze yakın rutin dışı uçuş yaptığı da anlaşılıyor.


Hazar Denizi, Rusya ve İran arasındaki her türlü ticaret için harika bir zemin oluşturuyor. İki devlet Hazar üzerinden kontrolsüz alışveriş yapabiliyor…hazar üzerinden İran’ın Rusya’ya sadece iha değil aynı zamanda orta menzilli füze de sattığı tahmin ediliyor. İran Rusya’ya iha sattığını kabul etse de füze sattığı iddialarını reddediyor.


BATI’DAN İRAN’A UYARILAR


Sadece ABD değil, diğer Batılı müttefikler de İran’ı Rusya’ya yardım etmemesi için uyarıyor. 2022 yılı Kasım ayında G7 ülkeleri temsilcileri İran’ı Rusya’ya silah göndermemesi hususunda uyardı ve buna devam eder ise nükleer görüşmelerin bu durumdan olumsuz etkileyeceğini belirttiler. Avrupa Birliği de İran’ın Rusya’ya iha satışı nedeniyle yaptırım kararı aldı.


Aynı şekilde 10 Haziran’da Fransa Devlet Başkanı Emmanuel Macron, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’yi telefonla aradı ve İran'a insansız hava aracı teslimatını durdurarak Ukrayna'daki savaşta Rusya'ya verdiği desteği "derhal sonlandırması" çağrısında bulundu. Ancak İran uzun süredir bu iddiaları yalanlıyor, kendisinin Ukrayna Savaşı’nda tarafsız olduğunu, Rusya’ya İHA satmadığını, sattıysa da yasal sınırlar içinde olduğunu vs. söylüyor. Oysa ki Ukrayna semalarında saldırı düzenleyen ve vurulan iha’ların İran yapımı olduğuna dair reddedilmesi güç deliller var.



RUSYA-İRAN İTTİFAKI GÜÇLENİYOR


Ukrayna Savaşı’ndan önce İran, Rusya’ya yaklaşırdı, ancak Moskova bu konuda çekinceli dururdu. İran yüzünden Batı ile ilişkilerini bozmak istemeyen Ruslar uzun süre hassas silahları İran’a satmaya da yanaşmadı. Ancak Ukrayna Savaşı tüm dengeleri değiştirdi ve Rusya’yı İran ile yakınlaşmada daha istekli taraf haline getirdi.

Son bilgilere göre Rusya, İran'a füzeler, elektronik ve hava savunması da dahil olmak üzere çok kapsamlı bir savunma işbirliği teklif ediyor. İran'ın bu kapsamda Rusya'dan Su-35 savaş uçağı satın alma anlaşmasını sonuçlandırdığı ve saldırı helikopterleri, radarlar ve savaş eğitim uçakları da almak istediği belirtiliyor… İran, normal şartlarda bu tür gelişmiş silahlara BM ambargoları nedeniyle normal yollardan ulaşamıyordu. Ancak Ukrayna Savaşı, İran’ın elini güçlendirdi ve kendisi de fiili ambargolar altında olan Rusya’nın İran’a silah satmada daha anlayışlı hale gelmesini sağladı…


Washington, insansız hava aracı alımlarının Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarının ihlali olduğunu iddia etse de zaten Rusya’nın kendisi BM Güvenlik Konseyi üyesi. Dolayısıyla bu iddialar fiili bir eyleme dönüşmediği sürece sonuç vermesi düşünülemez…


İran, ekonomi alanında ciddi sorunlar yaşasa da savunma sanayine yatırım yapmaktan çekinmiyor. En çok yatırım yapılan silahlarsa füzeler ve İHA’lar. Geçen hafta ses hızının 5 katı hızda hareket edebilen, hava savunma sistemlerine yakalanmayan hipersonik bir füze geliştirdiğini iddia eden İranlı yetkililer, füzenin menzilinin 1.400 km. olduğunu söylüyor. Devrim Muhafızları Kolordusu havacılık programı başkanı General Ali Hacızade'ye göre füze Patriot benzeri hava savunma sistemlerini kolayca aldatıyor ve "bu füzeye rakip olabilecek veya karşı koyabilecek hiçbir sistem yok". İran, bu alanlarda Rusya ile işbirliği yapmak istiyor. Ayrıca geliştirdiği füzeler için Ukrayna Savaşı’nı iyi bir pazar olarak görüyor…



İRAN SAVUNMA SANAYİNE BÜYÜK DESTEK


İran yapımı iha’ların Ukrayna Savaşı’nda yaygın kullanımı İran hava savunma sanayi için büyük maddi olanakların da kapılarını açtı. Bu iha’lar Rusya için nispeten ucuz olsa da ambargolar altında zorluklar yaşayan İran için hayat kurtarıcı nitelikte bir ihracat ürünü… Ukrayna semalarında uçan her bir İran iha’sı İran hava savunma sanayiine büyük kaynak anlamına geliyor. Maddi katkısına ek olarak, Ukrayna gibi büyük bir savaşta bu araçları denemek İran’a paha biçilmez bir deneyim de kazandırıyor. Bu denemelerden alınacak dersler iha’ların geliştirilmesine ve savaşta daha etkin kullanımına imkan verecektir.


İran, ilk olarak Lübnan Hizbullahı'na insansız hava araçları sağladı ve en az 2021'den beri hem Lübnan'da hem de Suriye'de lisanslı üretim tesisleri kurdu. Yemen'deki Husilerin de 2015'ten itibaren yerel üretim tesisleri ve Şahid’in “Waid” adlı bir versiyonunu aldığı biliniyor. İran birçok iddiayı doğrulamasa da Yemen iç savaşında çok sayıda drone ve füze kullanıldı ve bu araçların İran’a ait olduğuna dair çeşitli kanıtlar da bulundu. Yemen savaşı İran iha endüstrisi için derslerle dolu pahalı biçilmez bir deneyim oldu. Yemen savaşında İran, Amerikan ve Rus hava savunma sistemlerini basit iha’larla nasıl aşabileceğini öğrenmiş oldu.


İran’ın Şahid 136 tipi iha’larının Iraklı ve İranlı milisler tarafından bazı Suudi Arabistan hedeflerine karşı kullanıldığı, Hamas’ın da Gazze’de buna benzer iha’lar kullandığı iddialar arasında.


Ukrayna Savaşı’nın farkı ise yoğun kullanımdan kaynaklanıyor. Şu anda Rusya’nın ayda ortalama 200 İran iha’sı kullandığı sanılıyor. Rusya, siparişleri artırıyor. Ayrıca yerel üretime de geçebilirlerse her ay 2 bin iha da gönderebilirler. Eğer Rusya ayda 2 bin iha saldırısı gerçekleştirirse Ukrayna tüm gücünü savunmaya verse bile alacağı hasar inanılmaz büyüklüklerde olabilir.



ÇİN BAĞLANTISI


İran’ın iha alanındaki çalışmaları uzun süredir biliniyor… Ancak asıl merak edilen İran’ın iha’lar için gerekli bazı hassas parçaları nereden bulduğu. Kimi kaynaklara göre İran bu parçaların bir kısmını Batı’dan kaçak yollarla getiriyor. Bu iddia kısmen doğru olsa da kaçak yollarla getirilen parçalar üzerine seri üretim inşa edemezsiniz. Bu nedenle İran’a düzenli olarak parça ihraç eden üreticilerin olması gerekir. En son basına sızan bir rapora göre İran, ihtiyacı olan bazı kritik parçaları Çin’den alıyor…


Batılı araştırmacılar, Nisan ayında Ukrayna tarafından düşürülen bir Şahid-136'nın içinde bulunan voltaj dönüştürücünün Ocak ayında Çin'de yapılmış gibi göründüğünü keşfettiler ve bu, Tahran'ın Moskova'nın askeri donanım depolarını ne kadar hızlı destekleyebildiğinin altını çiziyor. Silah tedarik zincirlerini izleyen Birleşik Krallık merkezli bir kuruluş olan Conflict Armament Research'teki araştırmacıların keşfi, ilk kez 2023'te yapılan bir parçanın insansız hava araçlarında görüldüğünü gösteriyor.


Çin ile İran arasında yakın dönemde bir yakınlaşma olduğu saklanamaz bir gerçek. Suudi Arabistan ile İran’ın arasını düzelten Çin aynı zamanda İran ile uzun dönemli ve kapsamlı ticaret ve yatırım anlaşmaları da yapıyor. Çin, İran’la iş yaparken Batı’nın tepkilerini de göz önünde bulunduruyor. Çünkü İran’a yatırım yapan veya hassas ürün satan Çin’li firmalar çok karlı ABD pazarlarında yasaklı hale geliyor, kara listeye giriyor. Bu nedenle Çin, siyasi nedenlerle istese de ekonomik nedenlerle İran ilişkilerinde daha yavaş hareket etmek zorunda…


Şu an için Rusya-İran-Çin ittifakından bahsetmek pek kolay değil, ancak üçlü arasında işbirliği olduğu ve bu işbirliğinin her geçen gün arttığı da bir hakikat. Çin, İran'ın ilk müşterisi ve ikinci tedarikçisi ise, ikincisi Çin'in yalnızca yirmi beşinci ticaret ortağıdır. Geçen yıl İran'a sadece 162 milyon dolar yatırım yaptı. İran’ın son yıllarda Çin’e olan petrol ihracatında önemli bir artış olduğu da biliniyor.


Özellikle İran, Çin ile iktisadi ve siyasi bir ittifakı istiyor, bunun için çaba gösteriyor… Çünkü İran bu işbirliğine daha çok ihtiyaç duyan taraf. Çin İran’ın en çok ihracat yaptığı ülke ve en fazla ithalat yaptığı ikinci ülke. Buna karşın Çin’in ticaret ortakları arasında İran’ın yeri 25. Çin 2022 yılında İran’a sadece 162 milyon dolarlık bir yatırım yapmıştı. Ancak eğer ortak düşman, yani Batı karşısında daha fazla sıkıştırılırlarsa Çin, Rusya ve İran üçlüsünün bir ittifaka dönüşmesi uzak bir ihtimal olmasa gerektir…


İran yapımı insansız hava araçlarında Çin parçası bulunması bu bağlamda çok önemli bir işaret. Bu işaret aynı zamanda çin’in Rusya’nın Ukrayna’da başarılı olmasını istediğine dair de bir kanıt sayılabilir belki…


Sedat Laçiner

Güncel Yazılar, 13 Haziran 2023





Sedat LAÇİNER: İlk orta-lise eğitimini Ankara Yenimahalle’de tamamladı. Lisans derecesini Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden (Mektebi Mülkiye) alan Laçiner, henüz öğrenciyken Milliyet Gazetesi’nde gazeteciliğe başladı. Milliyet’te çeşitli yazı dizileri hazırlayan Sedat Laçiner, gazetenin Başbakanlık Muhabiriydi. Yüksek Lisans derecesini İngiltere’de Sheffield Üniversitesi’nden, doktorasını ise King’s College London (Londra Üniversitesi) alan Laçiner, 2001-2003 yıllarında Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi’nde (ASAM) araştırmacı olarak çalıştı. 2004 yılında Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu (USAK) kurucu başkanı olan Laçiner, başkanlık görevini 2011 yılına kadar sürdürdü. 2006 yılında Davos Economic Forum tarafından düzenlenen Young Global Leaders listesine “entelektüeller” dalında dahil edilen Laçiner 2011-2015 yılları arasında Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörlüğü görevini yürüttü; 2010-2015 yılları arasında Star gazetesinde dış politika ve uluslararası güvenlik alanlarında düzenli olarak köşe yazıları yazdı; TRT’de her hafta yayınlanan ‘Açı’ adlı programda yaklaşık beş yıl boyunca yorumculuk yaptı. Laçiner, Çanakkale Üniversitesi, Bilkent Üniversitesi, Başkent Üniversitesi ve diğer kurumlarda Uluslararası İlişkiler dersleri verdi. Bir dönem İçişleri Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulu Başkan danışmanlığı da yapan Laçiner’in, Türkçe ve İngilizce olarak ulusal ve uluslararası alanda pek çok kitap ve makalesi bulunmaktadır.

Yazarın e-postası: sedatlaciner72@gmail.com




Yazarın Diğer Yazıları:

- Türkiye'nin En Hızlı Yükselen İhracat Sektörü: Türk Dizileri Haziran 10, 2023
- İşinizi Bir Robota Kaptırmak İster misiniz?: Yapay Zekanın İstihdam Üzerindeki Olası Etkileri Haziran 06, 2023
- Çin - ABD Savaşı: İhtimal Dışı Değil, 5 Haziran 2023
- Okullarda LGBT Eğitimi ve Siyaset: Kimlik Arayışı ve Toplumsal Kutuplaşma, 5 Haziran 2023
- Batı’nın Kronikleşen Sorunları: Göç ve Nüfus Azalması, 29 Mayıs 2023
- Yapay Zeka: Fırsatlar ve Ölümcül Tehlikeler, 24 Mayıs 2023

- Üçüncü Dünya Savaşı mı Yaklaşıyor, 21 Mayıs 2023

BU MAKALEYİ SESLİ DİNLE - YOUTUBE

- Japonya, NATO Üyesi Olur mu?, 13 Mayıs 2023

BU MAKALEYİ YOUTUBE'DA SESLİ DİNLE

- Batılı Şirketler Çin'den Vazgeçebilecek mi?, 3 Mayıs 2023

- Güney Kore: Devler Arasında Güvenlik Arayışı, 2 Mayıs 2023

- İmalat Amerika'yı Yeniden Tek Süpergüç Yapabilir mi?, 28 Nisan 2023

- Çin vs. ABD: Yeni Bir Soğuk Savaş mı?, 23 Nisan 2023

- Çin - Brezilya Yakınlaşması ve Küresel Güç Dengelerine Etkileri, 16 Nisan 2023

- ABD İstihbarat Sızıntısı: Belgeler Ne Diyor?, 13 Nisan 2023

- ABD'de Ortalama Yaşam Beklentisinde Beklenmedik Düşüş ve Nedenleri, 9 Nisan 2023

- Küresel Para Savaşları, 4 Nisan 2023

- Suudi Arabistan - İran Anlaşması ve Çin'in Arabuluculuğu: Bölge İçin Olası Sonuçları, 26 Mart 2023

- Rusya'nın Nüfus Sorunu: Rusya Ölüyor mu?, Ocak 2023

- Kentsel Dönüşüm ve Yağmalanan Çocukluğumuz, Şubat 2023

- Yazarın diğer yazılarının Researchgate'deki linkleri

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Titanyum, Vanadyum ve Küresel Ekonomik Kutuplaşma

Moskova'da Hareketli Gece