Avrupa’nın Çağrısı, Trump’ın Sessizliği: Trump - Merz Zirvesi
Transatlantik diplomasinin seyrini belirleyebilecek bir görüşmede, Almanya Başbakanı Friedrich Merz Perşembe günü Beyaz Saray’da ABD Başkanı Donald Trump’la bir araya geldi. Merz’in amacı netti: Amerika’yı, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik savaşını sona erdirmek için daha aktif bir role ikna etmek. Ancak karşısında bir benzetme buldu — ve bir omuz silkiş...
“Bazen iki küçük çocuğun parkta delice kavga ettiğini görürsünüz,” dedi Trump, Doğu Avrupa’daki kanlı savaşı bir çocuk kavgasına benzeterek. “Onları ayırmaya çalışırsınız ama istemezler. Bazen biraz daha kavga etmelerine izin vermek daha iyidir.”
Üç yılı aşkın bir süredir süren savaşı sona erdirmek için Moskova’ya baskı yapacak bir ABD desteği umuduyla Washington’a gelen Merz, Trump’ın sözleri karşısında ifadesizdi. Trump ise, aynı benzetmeyi kısa süre önce Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le yaptığı bir telefon görüşmesinde de kullandığını belirtti.
Parçalanan İttifak
Merz’in ziyareti, Avrupa’nın giderek artan baskısı altında gerçekleşti. Hem moral hem kaynakları tükenen Ukrayna için Amerikan desteği hayati görülüyor. Ancak Trump, doğrudan bir müdahaleyi ya da Moskova’ya uygulanacak net bir baskı planını gündeme getirmedi.
Merz, Amerikalılara tarihi sorumluluğu hatırlatmak için D-Day çıkarmasının yıl dönümünü örnek verdi. “Bu, ülkemin Nazi diktatörlüğünden kurtuluşuydu,” dedi, İkinci Dünya Savaşı ile bugünkü Ukrayna savaşının ahlaki benzerliğine dikkat çekerek.
Trump’ın yanıtıysa bir espriydi: “O gün sizin için pek hoş olmamıştı,” diyerek Hitler’in yenilmesine atıfta bulundu. Trump'ın diplomatik bir lider olduğu söylenemez...
Beyaz Saray’dan Karışık Sinyaller
Yardımcılarına göre Trump’ın savaşa bakışı artık hayal kırıklığı ile dolu. Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski’ye yönelik özel eleştirileri olduğu, onu dünyayı nükleer savaşın eşiğine sürüklemekle suçladığı belirtiliyor. Putin’e karşı ise hayal kırıklığı daha çok kişisel düzeyde: Trump, iki lider arasındaki ilişkinin savaşın hızlıca sona ermesini sağlayacağına inanmıştı.
Ancak bu inanç, ABD'nin Ukrayna’ya daha fazla mali ya da askeri destek göndermeye isteksiz olması nedeniyle boşa çıktı. Trump, Senatör Lindsey Graham’ın önerdiği, Rusya’ya yönelik sert yaptırımları içeren yasa tasarısını da okumadığını söyleyerek destek vermekten kaçındı: “Henüz okumadım ama sonunda senatörler benim yolumu izleyecek.”
Trump’ın savaşa dair çerçevesi, onun stratejik bir bakıştan çok kişisel ve anlık tepkilerle hareket ettiğini gösteriyor. Savaşı demokrasilerle otoriterler arasındaki bir mücadele değil, maliyeti yüksek ama kaçınılmaz bir kavga olarak görüyor. Ayrıca Trump'ın Rusya'ya ve Putin'e dönük sabrı ve hoşgörüsü rasyonel nedenlerin çok ötesinde gibi duruyor...
Sessizlik ve Semboller
Görüşme boyunca, Başkan Yardımcısı JD Vance ve Dışişleri Bakanı Marco Rubio sessiz kaldı. Son aylarda Trump’ın diğer liderlerle yaşadığı sert polemiklerin aksine bu görüşme daha sakin geçti. Trump ve Merz karşılıklı iltifatlar etti. Trump, Merz için “Zor biri, ama olumlu anlamda,” dedi.
Merz ve ekibi, Trump’ın çıkışlarını önlemek için görüşme öncesi özel hazırlıklar yapmış, diğer liderlerin deneyimlerinden faydalanmıştı. Nitekim kamuoyuna açık herhangi bir gerginlik yaşanmadı. Ama beklentiler de karşılanmadı.
Stratejik Sapma
Trump artık savaşla ilgili konuşurken, onu Başkan Joe Biden’a ait bir miras gibi tanımlıyor — “Biden’ın savaşı” diyor. Yardımcıları, Trump’ın savaşla anılmak istemediğini, bunun yerine “barış getiren lider” olarak tarihe geçme arzusunda olduğunu söylüyor.
Putin’e ise doğrudan “savaşı durdur” çağrısı yaptığını belirten Trump, Rus liderin kendisine “Ukrayna’nın saldırıları nedeniyle başka seçeneği kalmadığını” söylediğini aktardı. Trump’ın buna verdiği kamuya açık bir yanıt olmadı.
Gelecek Ne Getirir?
Merz ve diğer Avrupalı liderler açısından bu görüşme, ABD’nin yeniden lider rolüne dönüp dönmeyeceği sorusuna net bir yanıt vermedi. Almanya’daki bazı yetkililer, Trump’ın savaşla ilgili pozisyonunun değişmesinin zor olduğunu kabul ediyor.
Yine de denemek zorunda olduklarını söylüyorlar. Ukrayna’nın geleceği tehlikedeyken, ABD’siz bir çözüm ihtimalinin zayıflığı ortada. Putin’in saldırganlığına karşı uluslararası baskı hâlâ en güçlü koz olabilir.
Ancak şu anda Beyaz Saray’da o kararlılık yok. Onun yerine savaş, çocukların kavgasına, buz hokeyi maçındaki yumruklaşmalara benzetiliyor.
Ve savaş uzadıkça, dünyanın en güçlü adamından gelen sessizlik de derinleşiyor.
Güncel Yazılar
6 Haziran 2025
Yorumlar
Yorum Gönder