Avrupa, ABD Desteği Olmadan Savunma Maliyetlerinin Sert Gerçeğiyle Karşı Karşıya

Kiel Dünya Ekonomisi Enstitüsü ve Bruegel düşünce kuruluşunun yeni raporu, Avrupa için sert bir gerçeğin altını çiziyor: ABD askeri desteği olmadan Rusya'ya karşı kendini savunmak 300.000'den fazla ek asker ve büyük bir mali taahhüt gerektirecek.

ABD Başkanı Donald Trump, Rusya ile ilişkilerin iyileştirilmesi ve Vladimir Putin'in Ukrayna'daki savaşını sona erdirmek için olası bir anlaşma için çabalarken, Avrupalı ​​müttefikler rahatsız edici bir olasılığı düşünmeye zorlanıyor: ABD'nin on yıllardır süren güvenlik garantisinin sonu. NATO en güçlü üyesini kaybederse, Avrupa'nın Rus saldırganlığını caydırma yeteneği önemli ölçüde zayıflayacaktır.


ABD Yerine 'Avrupa Askeri Gücü'

Avrupa ülkeleri toplu olarak önemli silahlı kuvvetlere sahip olsa da, rapor, ABD birliklerinin çok daha üstün muharebe yeteneklerine sahip olduğunu ve bire bir bazda değiştirilemeyeceğini vurguluyor. Amerikan kuvvetleri, daha sıkı komuta yapılarına sahip büyük, uyumlu birimler halinde faaliyet gösterir ve çoğu Avrupa ordusunun sahip olmadığı gelişmiş hava ve uzay varlıkları da dahil olmak üzere stratejik takviyelerden faydalanır.

Şu anda, Avrupa'da tahmini 100.000 ABD askeri konuşlandırılmış durumda ve büyük bir çatışma durumunda 200.000'e kadar takviye planlanıyor. ABD desteği olmadan, Avrupa ülkeleri yalnızca yüz binlerce ek personel alıp eğitmekle kalmayacak, aynı zamanda askeri koordinasyonu ve birlikte çalışabilirliği de önemli ölçüde iyileştirecekler.


Rus Tehdidi ve Acil Askeri Reformlar

Rapor, Rusya'nın ordusunun, II. Dünya Savaşı'ndan bu yana Avrupa'daki en ölümcül çatışma olan Ukrayna'yı 2022'de işgal etmesinden bu yana önemli ölçüde boyut, deneyim ve ekipman bakımından büyüdüğü konusunda uyarıyor. NATO ve diğer güvenlik kurumlarının istihbarat değerlendirmeleri, Rusya'nın bir AB ülkesine saldırmasının artık makul bir senaryo olduğunu gösteriyor.

Örneğin, Danimarka'nın son savunma raporu, ABD müdahale etmezse Rusya'nın altı ay içinde yerel bir sınır savaşı, iki yıl içinde bölgesel bir Baltık çatışması ve beş yıl içinde Avrupa'ya tam ölçekli bir saldırı başlatabileceğini öngördü. Buna karşılık, Danimarka savunma bütçesini %70 oranında artırıyor.


Avrupa Özyönetiminin Bedeli

Avrupa askeri açığı kapatmak istiyorsa, yalnızca ek birlikler toplamakla kalmamalı, aynı zamanda silahlara, ulaşıma, iletişim ve istihbarat sistemlerine de yatırım yapmalı. Ancak maliyet oldukça şaşırtıcı - yıllık tahmini 250 milyar avro (270 milyar dolar), AB'nin GSYİH'sinin %3,5'ine eşdeğerde.

Kısa vadede, bu genişlemenin finansmanı büyük olasılıkla önemli miktarda borç gerektirecektir. Rapor, AB'nin beş yıl içinde Avrupa düzeyinde yılda 125 milyar avro toplayabileceğini, üye devletlerin ise borçla finanse edilmeyen savunma harcamalarını kademeli olarak artırabileceğini öne sürüyor. Ancak, mali kısıtlamalar bu çabayı karmaşıklaştırıyor; Almanya'nın anayasal "borç freni" borçlanmayı sınırlarken, Fransa zaten yüksek açıklar ve artan borç nedeniyle mali sıkıntı altında.


Önümüzdeki Siyasi ve Ekonomik Zorluklar

BAE Systems, Thales, Leonardo ve Saab gibi savunma şirketleri, artan Avrupa askeri harcamaları beklentisiyle hisse senedi fiyatlarında artış gördüler. Ancak, finansman stratejileriyle ilgili siyasi bölünmeler devam ediyor.

Avrupa Komisyonu'nun eski ekonomik danışmanı Philippe Legrain gibi bazı uzmanlar, AB'nin COVID-19 kurtarma fonundan modellenmiş bir kolektif borçlanma girişimi öneriyor. Ayrıca, halihazırda bazı askeri projeleri finanse eden Avrupa Yatırım Bankası'nın kullanılması da öneriler arasında.

Legrain, Project Syndicate için yazdığı bir köşe yazısında "Nasıl finanse edilirse edilsin, Avrupa'nın şimdi yeniden silahlanması gerekiyor" diye yazdı. "Ukrayna'nın yenilgisini önlemek ve daha geniş çaplı Rus saldırganlığını caydırmak için savunma harcamalarını artırmak, tam ölçekli bir savaşa girmekten çok daha az maliyetlidir."

Avrupa liderleri bu acil kararlarla karşı karşıya kalırken, NATO'nun ve kıtanın güvenlik mimarisinin geleceği belirsizliğini koruyor. Ancak açık olan bir şey var ki, ABD'nin desteği olmadan Avrupa, askeri açıdan kendi kendine yeterliliğe giden acil ve maliyetli bir yolla karşı karşıyadır.

Olaylar Yorumlar
24 Şubat 2025

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İran ve Rusya: İnsansız Hava Araçlarıyla Gelen Dostluk

Putin - Kim Jong Un Görüşmesi ve Ukrayna Savaşı'nın Pasifik Üzerindeki Etkileri

Üniversiteleri ve Göçmenleri Trump Korkusu Sardı: Eyvah Trump Geliyor!